top of page
baslik-grup-terapisi.jpg

Sıkça Sorulan Sorular

Neden bir psikoloğa ihtiyacım var? Sorunlarımı kendim çözemez miyim?

Sorunlarımızı kendimiz çözmemiz tabii ki mümkün. Zaman zaman çözemiyor olmamız da son derece anlaşılır. Bazen olayların içerisinde olduğumuzda geniş açıyı göremeyiz veya karşımızdakinin ne istediğini tam olarak anlayamayabiliriz. Buna çoğu zaman engel olan bizim geçmişten getirdiğimiz dünya ve insanlar ile ilgili kalıplaşmış düşüncelerimizdir. Bir uzman psikolog bu durumda size, bu kalıplaşmış düşüncelerin dışına çıkartmak ve sınırlarınızı zorlamak için rehber olacaktır.

Psikoloğa gitmeye ihtiyacım olduğuna nasıl karar vereceğim?

Yaşadığınız sorunlar günlük hayatınızı ve ilişkilerinizi etkilemeye başladıysa bir uzmandan destek alma zamanınız gelmiş demektir. Stres ve kaygı yaratan durumlar, takıntılı ve tekrarlayan düşünceler, yalnızlık ve umutsuzluk duyguları, uyum zorlukları, başarı sorunları, özgüven eksikliği, etkili iletişim kurma, kendini ve çevreyi daha iyi tanıma, kimseye anlatılamayan duygu ve düşünceler en yoğun başvurulan konulardır.

Psikolog mu Psikiyatrist mi tercih etmeliyim?

Her iki uzmanlık alanı da ruh sağlığı ile ilgilidir. Çoğunlukla da birlikte çalışırlar. Aradaki fark psikiyatristlerin tıp eğitimi almış olmalarıdır. Bu nedenle fiziksel kaynaklı psikiyatrik sorunların tanı ve tedavisi psikiyatristler tarafından planlanır. İlaç kullanımını gerektiren durumlarda reçete etme yetkisi psikiyatristlerindir. Bu nedenle herhangi bir ruhsal sıkıntı ile psikoloğa başvuran bir danışan ilaç tedavisi alması gerekiyorsa, uzman tarafından psikiyatriste gönderilir.  Psikologlar, duygusal ve davranışsal sorunların nedenlerini araştırır ve çeşitli psikoterapi yöntemlerini kullanarak sorunun çözümünü sağlar. Ruhsal sorunlar, beyinle ilgili fizyolojik bir nedene dayalı olabilir. Bazen de işlevsel olmayan, hatalı bir düşünceden kaynaklanıyor olabilir. Böyle durumlarda hastalar, kendilerini sıkıntılı durumdan kurtarabilecek hiçbir seçenek olmadığını düşünür ve çaresiz hissederler. Bu durumdaki bir kişiye farklı bakış açıları olduğunu göstermek işlevsel olmayan düşüncesini fark ettirmek ve sorunun çözümü için bazı davranış değişikliklerini gerçekleştirme cesareti kazanmasına yardımcı olmak terapi sürecidir. Psikologlar bu sonuca ulaşmak için çeşitli terapi tekniklerini kullanırlar. Bazen hastaların hem psikoterapi görmeleri hem de ilaç tedavisi almaları gerekebilir. Böyle durumlarda ilacı bir psikiyatrist tarafından verilen bir danışanın tedavisi, psikolog tarafından sürdürebilir ya da psikoterapi yapan bir psikiyatrist, her iki tedaviyi de birlikte uygulayabilir.

Terapiste gitmek için bir yaş sınırı var mı?

Terapi veya psikolojik danışmanlık her yaşta insan için vardır. Hayatımızda yanlış giden durumlarla yüzleşmek, hayatımızı ve ilişkilerimizi daha kaliteli hale getirmek için bu sürece başlamak hiçbir zaman geç veya erken değildir. Dikkat edilmesi gereken, uzman seçimi yaparken uzmanın hangi yaş grubuyla çalıştığını öğrenmektir. Uzmanlık alanları çocuk, ergen, yetişkin olarak ayrılabilmektedir. Sorununuz ve almak istediğiniz hizmete göre uzman seçimi yapmak en doğrusu olacaktır.

Beni rahatsız eden konuları hiç tanımadığım biriyle konuşmak benim için zor olur mu?

Tabi ki ilk seanslarda kendinizi çekingen ve endişeli hissediyor olabilirsiniz. Bu son derece anlaşılır bir durumdur. Danışmanınız ilk görüşmede kendinizi huzursuz hissetmenizi ve belki tam olarak açılamıyor olmanızı çok doğal karşılayacaktır. Güven ve anlayışla kendinizi daha rahat hissetmenize yardım edecektir. Danışmanınız anlatmak istemediğiniz hiçbir bilgiyi paylaşmanız için sizi zorlamaz. Geçen zamanla birlikte siz de daha rahat ve açık olabileceğinizi göreceksiniz. Bunun için kendinize ve terapi sürecine ihtiyacınız olan zamanı tanımak oldukça önemlidir.

Terapistin cinsiyeti önemli mi?

Sorununuzla ilgili çalışacağınız uzmanın cinsiyetiyle ilgili tercih yapmak anlaşılır bir durum ancak bu tercih aldığınız terapi hizmetinin kalitesini etkilemeyecektir. Kendinizi nasıl daha rahat hissedeceğinizi düşünüyorsanız o tercihi yapmakta özgürsünüz. Terapist için ise cinsiyet, din, ırk gibi ayrımlar yoktur. Etik çerçeve içerisinde çalışan bir uzmanın terapi koltuğuna yardım bekleyen bir insan olarak davetlisiniz.

Terapi süreci bana nasıl yardımcı olur?

Terapi sürecinde, size sıkıntı veren duygu ve düşüncelerinizi söze dökmek için güvenli bir ortam sağlanır. Bu dolaylı olarak duygu ve düşüncelerinizi daha iyi anlamanıza ve onlar üzerinde kontrol kazanmanıza yol açar. Zorlukları ve sorunları görmezden gelip yokmuş gibi davranmaktansa onlarla yüzleşmek beraberinde belli bir rahatlama ve umut da getirir.

Ne sıklıkta seanslara katılım göstermeliyim?

Bu durum da kişiye ve başvurulan sorunun yoğunluğuna göre değişiklik gösterebilir. En kısa 1 hafta ara verecek şekilde seans aralıklarını düzenlemek en doğrusudur. Duruma göre, 2 haftada 1 veya ayda 1 olacak şekilde program da yapılabilir. Kriz durumlarında daha sık görüşmeler gerçekleştirilebilse de seanslar arasına duygusal yoğunluğu dengelemek ve verilecek çalışmaların yapılmasına fırsat vermek adına 1 hafta aralık vermek en idealidir.       

 

Ne kadar süre terapiye devam etmeliyim?

Terapi süreci kişiye ve duruma göre değişiklik gösterir. Bazen birkaç seans yeterli olurken, bazı durumlarda uzun süreli ve düzenli bir terapi sürecine girmek gerekebilir. Örneğin, ciddi bir depresyon, başa çıkmakta zorlanılan hafif bir stres durumundan daha fazla tedavi ve danışmanlık gerektirir. Sorunun ciddiyeti ayrıca tedavi süresini ve yoğunluğunu da etkiler. Yoğunluk, seansların sıklığının planlanmasıyla ilgilidir. Kronik, uzun süreli depresyon, reaktif bir depresyondan daha uzun ve daha yoğun tedavi gerektirir. Seçilen tedavi hedefleri de tedavinin süresini etkiler. Tedavi hedefi “kendi başıma idare edebilecek kadar iyi hissetmek” ya da “hayatımı idare etme yöntemimi tamamen değiştirmek” olabilir. aynı zamanda duruma göre tercih edilen terapi yöntemi de süre konusunda belirleyicidir. Bilişsel Davranışçı Terapi yöntemleri çözüm odaklı olduğundan daha kısa sürede işlevselliği kazandırmayı amaçlamaktadır. Bu ve bunun gibi kararları uzmanınızla beraberce kararlaştırmak en doğrusu olacaktır. Unutmayın ki terapi de devamlılık oldukça önemlidir. İyileşme göstermek ile tedaviyi başarıyla tamamlamak çoğunlukla karıştırılabilmektedir. Uzmanınızla kararlaştırdığınız seans aralıklarına mutlaka sadık kalmanızı öneririz.

Herhangi bir yerde terapiye gittiğime dair bir belge karşıma çıkar mı?

Terapi ilişkisinde en önem verilen konulardan biri gizliliktir. Her türlü bilgi gizli tutulur. Psikolojik Danışma ve Rehberlik Merkezinde, bilgi ve kayıtların saklanması, başkalarıyla paylaşılması ya da yok edilmesinde etik kurallar geçerlidir. Tüm kayıtlar (görüşme notları, test verileri, yazışmalar ve her türlü diğer dokümanlar) danışmanınızın sorumluluğundadır ve danışan harici kimseyle paylaşılmaz. Sadece kişinin veya bir başkasının yaşamını tehlikeye atacak bir durum söz konusu olduğunda ilgili bilgilerin paylaşımı, danışanın izniyle, gerçekleştirilebilir.

Terapi sürecinde değişimin çok kolay olmasını bekliyorum.Bu doğru mu?

Hayatımızda gerçekleşen her değişim gibi terapi sürecinde işlenen değişimleri de gerçekleştirmek sanıldığı kadar kolay olmayacaktır. Çocukluğumuzdan itibaren bizimle var olan kalıplaşmış düşünce şekilleri üzerinde çalışmak zaman zaman zorlayıcı olabilir ve umutsuzluğa düşmeye neden olabilir. Bu gibi durumlarla başa çıkmak için danışmanınız size destek olacaktır. Hayatınızda yaptığınız bu değişimlerin olumlu sonuçlarını görmek motivasyonunuzu ve katılımınızı arttıracak, süreç gittikçe daha kolaylaşacaktır.

YETİŞKİN, ÇİFT, AİLE VE ERGEN TERAPİSTİ

Uzman Klinik Psikolog

BURCU GERDANERİ EKER

Psikologlara Sıkça Sorulan Sorular

Tempus Psikoloji ile PsikoGündem Sohbetleri

ÇOCUK, EBEVEYN VE ERGEN TERAPİSTİ

Uzman Klinik Psikolog

ASLI SOYERGİN

Ekran Kullanımını Nasıl Kontrol Ederiz?

Tempus Psikoloji ile PsikoGündem Sohbetleri

bottom of page